24 Kasım 2013 Pazar

Supperclub


Supperclub

Sıra Ortaköy’ün üçüncü pırlantasında. Sıra Supperclub’da

 Eğlencenin ce çılgınlığın sembolü olan Amsterdam'dan çıkarak dünyaya yayılan Supperclub. 

Bu sefer Türkiye’nin değil dünyanın heryerinde bulunan dünyaca ünlü Supperclub’dan bahsedeceğim.

Istanbul




Amsterdam



London



San Francisco



Los Angeles



Dubai




Bir gece kulübü daha nerelerde olabilir. Eğlencenin tam merkezlerinde bulunuyor Supperclub.

Kurallar, baskılar ve tek düzelikler dışarı, özgürlük içeri!
Supperclub, birbirinden ilginç gösterileri, uluslararası mutfaklardan oluşan
sürpriz yemekleri ve gerçek "Chill-out" müziği ile sıra dışı eğlence arayanlara orjinal bir alternatif sunuyor. Supperclub'ın sadeliği ve 
çarpıcılığı, dekorasyonunu yapan ünlü mimar Rob Wagemans'ın kafasında
yarattığı "tüm hüzünler dışarıda bırakılsın" konsepti sayesinde ön plana
çıkıyor.
Kocaman, bembeyaz sedir-yataklarda rahatınıza bakarken, belkide ilk kez
deneyeceğiniz uluslararası mutfaklardan farklı lezzetler Supperclub'ın başarılı şefi tarafından hazırlanıyor ve her hafta değişiyor. Yemek 21:00 civarı başlıyor ve birbirinden çarpıcı sürpriz lezzetler, Supperclub'ın renkli
elemanları tarafından tüm konuklara aynı anda servis ediliyor.

Deneyimsel yaratıcılık platformunda tekrar yok!
Nefes kesen özgün gösteriler kimi zaman kışkırtıcı kimi zaman sürpriz dolu.
Yurt dışından özel olarak getirtilen sanatçılar sürekli değiştiği için performanslar hep farklı oluyor. Yemeğinizin keyfini çıkarırken, Supperclub
ekibinin sunduğu birbirinden ilginç gösteriler mutlaka yaşamanız gereken bir deneyimdir.

Müzik başlıyor, sınırlar kalkıyor!
Adrenalinizin yükselmesiyle ilgili bir sorununuz yoksa doğru adrestesiniz.
Türk ve uluslararası DJ'lerden oluşan ekip bazı geceler sahneyi dünyayı
turlayan Dj'lere bırakıyor. Yemekte çalınan "Chill-out" müziği ilerleyen saatlerde Club'a dönüşüyor, adrenalin yükseliyor ve dolu dolu yaşayacağınız bir gece başlıyor. Gece başlayana kadar her şey güzel. Tek sorun Perşembe ve Pazar günleri R&B gecelerine gelen tanımsız insanlar :) (40yaş üstü bayların 20'li yaşlardaki bayanlarla geldiği bir gece kulübüne dönüşüyor.Bu insanları tanımlayamıyorum.)
Bunun dışında pek bir eksik yönünün olduğunu düşünmğyorum ki zaten birkaç defa gidenlerin bir çoğu bağımlı oluyor. Her şeye rağmen Istanbul'un
gözdelerinden..



10 Kasım 2013 Pazar

Sortie


Gelelim boğazın ikinci kulubüne, Sortie’ye. Sortie, fransızca ‘çıkış’ anlamına gelmektedir ve Sortie kulübü bunu ‘’günlük yaşamın yoğun temposundan keyifle çıkabileceğiniz bir ortam’’ açıklamasıyla tanımlıyor. Evet yine boğazda bir kulup yine manzara ve yine kalite. Kuruçeşme’de bulunan Sortie kulübü gerçekten temposuyla 12 ay boyunca müşterilerini güzel bir şekilde ağırlıyor. 3500m2’lik bir alana kurulmuş olan Sortie, restorantlarıyla ve kulübüyle Reina’ya benzer özellikler taşıyor. 2012 yılından itibaren yaz ve kış, 12 ay hizmet vermeye başlayan Sortie’de, yaz aylarında, bütün damak tatlarına hitap eden ve dünya mutfaklarının en güzel seçkilerini sunan 7 restorantı, kış aylarında ise yalnız Sortie Restaurant ile misafirlerini ağırlıyor. Eğlence trendlerini dünya ile aynı anda sunan Sortie Club, Dj Doruk Can'ın müzik koordinatörlüğünde misafirlerini eğlendiriyor. Günün her saatinin keyfini ayrı yaşayabileceğiniz, dostlarınızla buluşup, keyifli dakikalar geçirebileceğiniz, yabancı misafirlerinizi gururla ağırlayabileceğiniz, özel günlerinizi en coşkulu şekilde yaşayabileceğiniz, yeniliklerin ve eğlencenin tadını çıkartabileceğiniz bir yer. 





Bu kadar güzel anlatmamın sebebi kulübü çok beğendiğimden değil, kulübün kendini böyle tanıtmasından. Restorant bölümüne hiç gitmedim herhangi bir fikrim yok ama duyduğum ve fotoğraflarda gördüğüm kadarıyla tek büyüleme sebebi manzarası. Kulüp bölümü hakkında yorum yapabilirim. Benim düşüncem müzikleri gerçekten kötü ve müşteri kalitesi çok iyi değil. Reina kulübünün içeriye kabul etmediği çoğu insan yakın olduğu için Sortie’yi tercih ediyor. Ve buda gelenler için rahatsız edici bir durum oluyor. Ödediğin hesabın Reina’dan farklı olmayıp, kalitenin bu kadar düşük olması insanların Sortie’ye olan bakışını değiştirmiş. Sadece ben böyle düşünüyorum sanıyordum, abartıyorum mu acaba diye kendi kendime soruyordum ama bu yazıyı yazmadan once Sortie kulübüyle ilgili yorumları okudum çoğu insan benimle aynı fikirde. Sortie ile ilgili bir kaç yorum paylaşacağım sizde anlayacaksınız kulübün hangi anlamda eksikliği olduğunu. Bu yorumlar Sortie’ye giden bazı insanların kişisel yorumları:

*Son gittigimde gordugum manzara:super mini giymis genc bir kiz,yasli bir adam,genc kiz masanin ustune cikti oynadi adamda ickisini yudumlayip kizi izledi,almasinlar boyle tipleri!!

*Manzarasına laf yok, yeri de iyi, garsonlar da eh idare eder yalnız acilen dj değişmeli! ankaranın bağlarını çaldıktan hemen sonra "in my bedroom" çalması son noktaydı.

*Buraya sadece yemek yemek için gelmem gerektiğini öğrenmiş oldum! Aksi durumda rezalet !!!

Bu yorumlar sadece benim düşüncelerimle aynı olan yorumlar olduğu için bunları seçtim. Yoksa bunlar dışında çok sayıda güzel yorumda yer almakta. Bir gece kulübü düşünün İstanbul’un en güzel manzaralarından birine sahip olduğunu düşünün ve yabancı misafirlerinizi getirdiğinizi düşünün. Sizce gecenin ortasında ‘’Ankara’nın Bağları’’ adlı parçanın çalması çok doğru bir şey mi? Bu soru ve yukardaki yorumlar bence her seyi anlatıyor.

Tesekkür ediyorum.




3 Kasım 2013 Pazar

Reina


      Bugün bloğumda İstanbul’un en ünlü gece kulübü olan Reina’dan bahsedeceğim.
Reina hakkında bir şeyler yazmak bile heyecan verici, gerçekten kazandığı ünü hakeden bir gece kulubü. Ortaköy’de bulunan Reina gerçekten tüm ihtişamıyla boğazı süslüyor. Suan yazmaya nerden başlayacağımı bile seçemiyorum. O güzel manzarasıyla yemeği muhteşem hale getiren restoranından mı başlasam yoksa o eşsiz gece kulübünden mi başlasam? Restorandan başlayalım. Boğazın en güzel noktasında yer alan Reina Restoran, lezzetli yemekleri ve eşsiz atmosferi ile misafirlerini en iyi şekilde ağırlıyor. Gerçekten gidilip o manzarada yemek yenilmeli. Reina Restoran'ın başarılı şefi Fahrettin Birol Temel ciddi anlamda gelen misafirleri büyülüyor, kendine ve Reina ismine yakışır menüler sunuyor. Bundan dolayı olsa gerek bugüne kadar Jennifer Lopez, Bon Jovi, Gisele Bündchen, Uma Thurman Kevin Kostner, Sting, Lional Richie, John Cusack, Kobe Bryant, Paris Hilton, Salma Hayek, Tim Duncan, Allen Iverson, Axl Rose, Zidane, Mikheil Saakashvili, Bamir Topi, Branko Crvenkovski, Ernesto Samper Pizano gibi pek çok ünlü ismi misafir etmiş. Şu manzarada yemek yemek ne kadar kötü veya rahatsız edici olabilir. 



Başka bir sey soylemeye gerek yok herhalde şu görüntüden sonra. Bu görüntüyle eğlenmekte ayrı bir güzel oluyor. İstanbul eğlence hayatına 17 Ocak 2002 yılında giriş yapan Reina başarısıyla sadece Türkiye'de değil dünyada bir marka haline gelmiştir. Kulup kısmında her şey yerli yerinde, herhangi eksik bir şey yok denilebilir. Fiyatlar, ismine ve yerine göre gayet yerinde herhangi eksik bir şey veya negatif bir şey yok bence. Fiyatlar, ismine ve yerine göre gayet yerinde hatta uygun denilebilecek cinsten. Yuriçindede yurtdışındada bir çok ünlü gece kulübüne gittim. Bu ünlü kulüplerin fiyatlandırması gerçekten Reina'ya göre daha üst seviyede. Müzikleri olsun manzarası olsun gelen kitlenin kalitesi olsun her şeyiyle Türkiye'de bir numara olmayı hakediyor. Sadece akşam yemeğe gitmek için ve gece eğlenmek için olan bir yer olarak düşünmemeliyiz Reina'yı. Ünü ülke sınırlarını aşan Reina, eğlence merkezi olmasının ötesinde yabancı devlet başkanlarının dünya meselelerini konuştuğu, iş adamlarının yüz milyarlarca dolarlık anlaşmalara imza attığı, dünya starlarının yemek yediği ve eğlendiği önemli bir turizm noktasına dönüşmüştür. 



Evet, böyle bir mekan hakkında bir şeyler yazmak bile heyecan verici demiştim. şimdi benimle aynı fikirde olmayan var mı?